5 Şubat 2009 Perşembe

Hatırlıyor Musun Anne Kapını Çaldığımı? Bana Beni İstemediğini Söylemiştin.

Bütün gece bilgisayarın başında acınası derecede olan bloga baktım durdum.Yazı yazsam mı diye düşündüm durdum.Yazdıktan sonra yayınlasam mı diye düşündüm.Yaptım gitti işte...

Bütün gece ve hatta şu an bile Cenk abinin bana attığı şarkıyı dinledim durdum.Düşünüyorum Jimmy Page'in solosu eşliğinde ve Robert Plant'in o güzel sesinde düşünüyorum.

Yaşadıklarımı gözden geçiriyorum.Yaşadıklarıma bakıp kendimi yaşıyacaklarıma hazırlıyorum sanırım.Neler yaşamışım şimdi anlıyorum.O kadar zor ve berbat durumu geride bırakmışım ve şimdi burdayım.Kendimi soyutlamışım gibi geliyor bazen.Hep beklediğim ''uyan artık'' çağrısını duymaya çalışıyorum.Yaşıyorum ama uyuyorum.Cehennemdeki alevleri görüyorum rüyalarımda,hiç bitmek bilmeyen tüneli görüyorum.Parlak ışığı bekliyorum,''uyan artık'' çağrısını bekliyorum.Birilerinin gelip ışığı açmasını bekliyorum.Annemin gelip beni yığıldığım kapının önünden içeri almasını bekliyorum.

Beklemekle olmuyor farkındayım,kapıyı çalmam lazım kaybettiğim umudumu ve gücümü toplayıp lanet olasıca kapıyı çalmalıyım.Vücudum beynimin ilettiği sinyalleri yerine getiremiyecek kadar güçsüz yada ben öyle sanıyorum,bilmiyorum.Dinlenmeliyim biraz daha,sabretmeliyim,kaybettiğim umudumu tekrar kazanmalıyım,üzerine gitmeliyim.

Sanırım yavaş yavaş oluyor söylediklerim.Zar zor kalkıyorum ayağa.Dünyayla beraber başımda dönüyor zor duruyorum ayakta.Güçlü olmalıyım bu benim uyanış anım.Güçlü ol diyorum kendime güçlü ol.Zor duruyorum ayakta,kolumu havaya kaldırıyorum,elimi büyük bir öfkeyle yumruk yapmış bir halde kaldırıyorum kolumu havaya.Vuruyorum kapıya,başarabiliyorum.2 kez vurmayı başarıyorum,tekrar yığılmamak için zor tutuyorum kendimi.Sesler duyuyorum,bir kaç kez daha vuruyorum kapıya büyük bir umutla.Sesler gittikçe yükseliyor,biri geliyor hissedebiliyorum.Sanırım bu gelen annem.O kadar çok mutlu oluyorum ki,anlatamam bunu.Annem geliyor.Cehennem alevleri sönüyor,hiç ulaşamadığım tünelin sonundaki parlak ışığı görüyorum.Annem geliyor,çalıyorum kapısını mutlulukla.

Annem kapıyı açıyor.Bana bakıyor.Bakışları tuhaf,çok tuhaf sanki beni tanımıyormuş gibi.

''Anne benim oğlun tanımadın mı beni?''

Annem beni tanımıyor,anlamsızca bakıyor yüzüme.Sanki onun hayatında hiç yaşamamışım gibi,sanki hiç var olmamışım gibi anlamsızca bakıyor yüzüme.Gözlerime bakmadan 3 kelime söylüyor bana.Yıkıyor beni,parçalıyor.Annem öldürücü kelimelerle konuşuyor.Öldürüyor beni.

''Neden artık beni istemiyorsun anne? Neden anne neden?''

Çaldığım kapının ucunda beni bekliyor sandığım o parlak ışık yalanmış meğer.Bir balon gibi söndü her şey.Hiç durmadan koşmaya başlıyorum,hiç arkama bakmadan.Koşuyorum,gözlerimden yaşlar düşüyor,yere çarparken çıkardığı sesi kimse duymuyor.Gözyaşlarım yağmur gibi akıyor yüzümden.Daha fazla dayanamıyorum,yığılıp kalıyorum.Hiç durmadan ağlamaya devam ediyorum.Neden? Sadece bunu soruyorum.Sebebini bilmek isterdim.

Ben şimdi nerde miyim? Belki hala o kapının önünde güç topluyorum kapıyı çalmak için,belki yığılıp kalmışım bir yerde ağlıyorum şuan,belki de çok uzaklaştım eski hayatımı geride bırakıp yeni bir hayata başlayacak kadar uzaklaştım belki de.Kim bilir?

Ben artık ne zaman ağlasam,gözyaşlarım yağmur gibi akıyor.Duymuyor musun onların damladığını anne söyle duymuyor musun? Duymuyorsun...

Peki hatırlıyor musun anne kapını çaldığımı? Bana beni istemediğini söylemiştin...
Artık bende seni istemiyorum...

Hiç yorum yok: