1 Mayıs 2009 Cuma

Yoldaşım Adına...

Yatağa yatmanın hissiyle yanıp tutuşuyorum yine ama ulaşamıyorum yatağa ve yatağa yatsam bile lanet olası beynim kapatmıyor kendini ve dalamıyorum uykuya.Lanetli kelimeler dökülüyor dudaklarımdan ama sessizlikte sesim çıkmıyor,yazgılanıyorum bir geceyi yaşamaya daha...

Dönüyorum geriye,geçmişe.Dönmek her ne demekse dönüyorum işte.Dönüşler ıssız,dönüşler yalnız,dönüşler zulümkar.Dönüşlerde yalnız oluyor insan,ıssız,tek başına.7 denizleri bile geçerken amacına varacağı için pek hissetmiyor yalnızlığını ama dönüşler yapayalnız.Yoldaş istiyor insan yanına,acısına omuzdaş istiyor.Benim de bir yoldaşım vardı eskiden.Çok kıskandığım,kendisine özendiğim,hareketlerini taklit ettiğim bir yoldaşım vardı.Ama ben onu terk ettim,ihanet ettim ona.İnsanın doğasında var bu,ihanet etmek.Adem o meyveyi yediğinde Tanrıya ihanet etti.Dedim ya,insanın doğasında var bu.

Şimdi anlıyorum,biliyorum artık ama bilmek yazgıma yetmez.Kendi yazgımı yaşıyorum yalnızca.Binlerce yıl sonra olsa bile bu ihanet acısının geçmesini isterdim,bu lanetin,bu mutsuzluğun,bu yalnızlığın...

Ben yoldaşımı hep geçmek istedim.ondan daha ileri gitmek istedim.Ama şimdi farkediyorum ki sadece çocuklukmuş benim yaptığım.Belki de her şeyi çocukluğumdan yaptım.Bilmiyorum.Sadece 2 şeyi kesin bir şekilde biliyorum.Birincisi ben seni kaybettim bir daha hiç geri gelmemecesine ben seni kaybettim,yitirdim.Ve ikincisi artık hiç bir şey yazgıma yetmez...

Babam! Çok üzgünüm,seni sevmek için ölmeni beklemişim...

Hiç yorum yok: